Koskoca bir imparatorluğun çürümeye yüz tutmuş sokaklarında kaybolmuşum bugün. Eğer bilseydim bu çirkin sokaklarda yok olup gideceğimi eminim daha büyük atardım adımlarımı. Ama olmuşa çare yok. Zamanında olacak olanla biraz olsun ilgilenseydim eğer, böyle kokuşmazdı kalbimin ücra köşeleri. İşte oldu...
Bilirim kendimi ben; ne cumhuriyetler kurdum temeli sağlam atmadığımdan yıkılan, ne çiçekler soldurdum suyunu fazla verişimle. Bunca zaman dimdik durdum da, ayaklarımın altından kayıp gitti temellerim.
Hepimiz güvendik. Bir sevgiliye, bir dosta, kardeşe, aileye... Hepimiz gördük bir zaman sonra, ''Babana bile güvenmeyeceksin.'' lafının doğruluğunu. Ama insanız, hep güçsüz olduğumuz bir şeyler var. Ve onları güçlendirmeye çalışırken tuttuk birilerinin ellerinden.Aslında biliyordum, siz de biliyordunuz; o eller terleyecek ve yavaş yavaş kayacak ellerimizden. Ama bazen yavaş yavaş kaymıyor. Sımsıkı bağladığınızı düşündüğünüz o düğümleri, bir makas darbesiyle koparıp atıyorlar.
Bugün benim dünyamda darbe var. Bugün temeli yalanlarla atılmış devletimin gerçeklerle buluşma günü. İçimin sokaklarında ölüm havası var bugün.
''Ve bir ölüm ancak bu kadar güzel olabilirdi.''