Şimdii, birkaç kişide gördüm bu başlığı ama gerçekten içerikleri beni çileden çıkarttı.  Buraya gelip yabancı dizi arşivinden top rated dizileri yazacak değilim, her yerde gördünüz bunları, artık çok banel. Ben size çok fazla duymayacağınız , belki de duyup da izlemediğiniz dizileri sıralamak istiyorum. Direkt dizilere başlayalım; 

                                                                                     Spartacus

Bunu anam babam da duymuştur bu mu bilinmedik dizi demeyin Hassas noktam bunu en kafaya koymak zorunda hissettim tekrar.  Tarihte de yer alan 3.Köle Savaşı'nın öncesini anlatan bir dizi. 

Başlamadan önce sevmeyenlerin bahanelerini sıralayayım : 

Çizgi romandan uyarlama olduğundan kan efektleri falan çizgiromanvari olabilir ; bu bana hiç batmamıştı. Çok da yeni bir dizi olmadığı için CGI kısımlarına itibar etmeyiniz ama  bayılanları da var. Çok nude sahne var. Anamla babamla izleyemiyorum diyen var, çözümü basit. Rahatsız oluyolarsa ananla babanla izleme. 

Konusuna gelecek olursak tekrar ; yurdundan ve sevdiği kadından koparılan bir adamın, kanlı arenalarda küllerinden doğuş öyküsünü anlatıyor. 

Üniversitemin son döneminde  13 finalim varken ; final haftasında sanıyorum 2.kez bitirdiğim bir dizidir. (Dersleri de verebildim şükür ama değdi tabii) .

“Do not shed tear for me. There is no greater victory than to fall from this world a free man.”

                                                                                      Hannibal

Artık biraz izlenmediğini düşünüp bir dizi önereyim gidip de Breaking Bad yazmayacağım. Açık konuşmak gerekirse Hannibal Lecter karakteri Anthony Hopkins'den çok Mads Mikkelsen'a yakışmış. (Sherlock'un da Benedict'e yakıştığı gibi..) Sadece yemek yapma sahnelerini kessen oturur izlerim ; cannibalism'e özendiren bir dizidir. 

Konusuna gelelim hemen :

Dizinin bir diğer karakteri Will Graham özel ajandır ve suçlu profili çıkarma uzmanıdır. Kendine özgü düşünme yapısıyla katillerle empati kurup ; olay yerinde onlar gibi düşünüp olayı çözer diyebiliriz. Ancak yakalamaya çalıştığı son katilin zihni Will için bile çok karmaşık bir yapıya sahiptir. Bu nedenle psikiytrlarından biri olan Dr. Hannibal Lecter’dan yardım ister. Dahi doktorun uzmanlığıyla silahlanan Will ve Hannibal (katil olduğunu sadece izleyici bilmektedir) ortaklık oluştururlar. Hatta ikilinin yakalayamayacağı bir katil olmadığı düşünülür. Ancak gerçeği öğrenince işler değişir.

"Killing must feel good to God too, he does that all the time."

                                                                                     OZ 

Hapishane dizisi dendiğinde akla ilk gelen dizi genelde Prison Break'tir , OZ'u izleyene kadar. Prison Break'i severim ; gayet de iyidir. Ailenizle de oturup izlersiniz;  şahsen denedim keyif de aldılar. Fakat hapishane dizisi olarak bakacak olursak olaya.. 

OZ'dan sonra Prison Break nasıl geliyor bilmiyorum ama Prison Break'ten sonra OZ izlemek kadar keyifli bir şey yok. Her şey olması gerektiği gibi , gerçek bir hapishane gibi. Genel olarak Tobias'ın etrafından geçse de dizi  , hapishaneden biri olan Augustus 'un ağzından felsefik bir şekilde aktarılıyor izleyiciye. İtalyanlar , siyahiler , müslümanlar , naziler.  Bir hapishane dizisinde olmasını isteyeceğiniz her şey mevcut. Tek eksisi ; çok eskidir çekim kalitesinin çok iyi olmasını beklemeyin. 

Okuyucuyu da sıkmamak adına burada bitireyim; sabaha kadar dizi film konuşabilirim.Kısa kısa yazıyor olurum ara sıra. Yazıya denk gelip herhangi birine göz atsanız mutlu edersiniz ; hem beni hem kendinizi. Sağlıcakla kalın :)