"GÜÇLÜ KADIN" ifadesi öylesine söylenen bir kavram değildir ve hiçbir kadın bu ifadeyi kullanmayı keyfinden istememiştir. Her kız çocuğu biraz şımarıktır. Onun tek istediği babasının kolları altında hayaller kurmaktır. Tırnağını çıkarması onu olgunlaştıran, yıpratan olaylara karşı bir tepkidir. Aslında kadın, bu kirli çağda tüm bu enkazın altında ezilmemek adına gücünü kullanır.

Her olumsuzluğun sebebini kadına yüklemek ve işin içinden sıyrılmak yerine yaşanan olayın veya olgunun nedenlerini düşünüp ona göre hareket etmek gerekir. Aile düzeninin bozulmasından yakınanlar madem ki aile düzeninin bozulmasını istemiyor o zaman kadın,  erkek ayırmaksızın herkese belli bir iş düşüyor.

Baba ve anneler kız çocuklarını şefkatle büyütür, değerli olduğunu hissettirir, erkek evlatları sevgi, saygı çerçevesinde ve kadına karşı hiçbir üstünlüğü olmadığı bilincinde yetiştirilirse; eşler birbirine empati kurarak yaklaşır ve hayat müşterektir anlayışıyla hareket edilirse kadın kendi isteği ve heyecanıyla karşısındakine de aynı değeri hissettirir. Olay cinsiyetler arası güç gösterisine dönüşmez.