Uzay ile ilgili yapılan çalışmalar her geçen gün hız kazanmakta. Özellikle geçtiğimiz son yüzyıldan itibaren kendinden söz ettirmeye başlayan modern uzay çalışmaları her geçen saniye popülerliğini arttırıyor. Tüm dünya ülkeleri tarafından büyük bir özveri ve ilgiyle yaklaşılıyor uzay çalışmalarına. Yapılan çalışmalar gerek dünya yörüngesine yerleştirilmeye çalışılan uydular gerekse de uzayın daha derin kısımlarında neler bulunduğunun öğrenilmesiyle ilgili oluyor.
Peki tüm bu çalışmalar sırasında ortaya çıkan atıklara ne oluyor. Özellikle geride kalan son birkaç içinde dünya halkıyla buluşan bir iki görüntü sonucu gündeme gelen ve gelecek nesiller adına büyük bir tehlike unsuru oluşturan uzay kirliliği en çok tartışılan konulardan. Bu yazıda birçok tüm dünyayı ilgilendiren ve son dönemde gündeme oturmuş uzay kirliliği ile bu uzay kirliliğinin altında gizli olabilecek dünya dışı yaşamlar arasındaki bağlantı konusu anlatılmaktadır.
Herhangi bir komplo teorisinden önce uzay çöpünün ne olduğuyla ilgili bilgilere değinmek gerekmektedir. Uzay çöpleri, Roketlerden çıkan istemli yahut istemsiz parçalar, cıvatalar gibi bağlantı ekipmanları, astronotların kullandığı eşyalar, ölmüş yani işlevini yitirmiş uydular ve parçaları ya da uyduların ve roketlerin dışarıya bıraktığı atıklar olarak tanımlanmaktadır.
Bu uzay çöpleri çoğunlukla yıllar boyunca uzaya ulaşım sağlamaya çalışılmasının ve bu çalışmalar sonucunda yapılan bir takım hataların sonucunda oluşmuştur. öyle ki ABD’nin telekomünikasyon iletişimini sağlamak amacıyla kullanmak istediği bakır iğnelerin kaybedilmesinden 1965 yılında astronot Ed White’ın kaybettiği eldivene kadar çok çeşitli kalada uzay çöpleri bulunmaktadır.
Son dönemde NASA’nın yayınladığı bir uzay canlı videosunda hareket ettiği gözlenen birkaç cismin olması ve bu hareketlenmenin sonucunda da NASA’nın yayını kesmesi, işin içinde UFO’ların olabileceği düşüncesini doğurmuştur insanların aklına. Ancak hemen sonra İngiliz Daily Mail gazetesi tarafından gerçekleştirilen açıklamalarda bu hareket olayının uzay çöplerince ortaya çıkmış olabileceği ihtimali ortaya atılmıştır.
Öyle ki küçük bir ilaç tableti boyutlarındaki bir uzay çöpü saatte 15 bin km’lik hızlara ulaşabilmektedir. Bu ulaşılan hız ise bir çok uydu ve roket açısından son derece tehlikelidir. Herhangi bir 30 gramlık cismin bir uzay istasyonuyla çarpışması, istasyona bir TIR'ın çarpması kadar büyük bir etki bırakabilmektedir.