Işılay Elmas
YazarIşılay Elmas
2 dakika okuma süresi
Mar 28, 2019

Kırlangıçlar gibi... 


Bir gün camı açtığımda tesadüfen yarım bir yuva gördüm. Daha sonra dikkat ettim, bir kuş sürekli gagasında çamur parçaları getirip yavaş yavaş örüyordu yuvayı. Gide gele fark ettim, bir kırlangıçtı bu. Çok severim kırlangıçları; ama haklarında çok şey bilmezdim. Kırlangıç olduğunu fark edince daha merakla takip ettim; yuvayı nasıl yaptığını, kaç günde bitireceğini, yavrularının olup olmadığını. Yuva biraz büyüdükten sonra bir kuş daha geldi, bu erkek olandı. "Yuvayı dişi kuş yaptığına göre" bu ikinci gelen erkek olmalıydı. "Yuvayı dişi kuş yapıyor, erkek olan gelip hazır yuvaya konuyor." diye düşündüm ilk başlarda. Doğada her şeyin adil olduğuna inanmışımdır. Bu yüzden "dişinin yaptığı yuvaya, erkek hiçbir şey yapmadan nasıl gelip yerleşir, doğa buna nasıl izin verir?" dedim kendime. Ama sonra öğrendim ki; aslında erkek olan toprağı su kenarında çamur haline getirirmiş, dişi olan da yuvaya taşıyıp yuvayı örermiş. "İşte!" dedim, "Doğanın işbirlikli çalışması." Daha sonra bir arkadaşım bu kuşların gök gürültüsünden korkup ölebileceklerini söyledi ve o çok gök gürledi, sürekli yaşıyorlar mı diye kontrol ettim, merak etmeyin yaşıyorlar. 💞 Artık her sabah uyandığımda yaptığım şey bu kuşları kontrol etmek olmuştu. Pencereyi her açışımda bana bakıyorlardı. İlk başlarda görünce kaçıyorlardı; ama artık bana alışmışlardı, öyleki "Yaa siz çok güzelsiniiizz!" diye haykırışlarıma bile alışmışlardı ki kaçmak yerine bön bön suratıma bakıyorlardı. Tam 9 gün sonra yuva artık tamamlanmıştı, iki kuş birlikte yaşıyorlardı. Bize hep "Yuvayı dişi kuş yapar." diye öğretildi. Evet yuvayı dişi kuş yapıyormuş; ama artık bunu yaparken yalnız olmadığını biliyorum. Ve bu birçok şeyi değiştirir.

Hikâyemi böyle bırakıyorum, nasıl bir sonuca varmak istediğinizi size bıraktım. Sevgiyle kalın.🌺

#Kırlangıçlar

Bunlar İlginizi Çekebilir