Dünya Sinema Tarihi'nin Ustalarından Birisi

Sinemaya ve tarihine çok az ilgi duyulan şu günlerde, usta bir yönetmen olan Alfred Hitchcock ve sinemasını kısaca inceleyeceğiz.

Alfred Hitchcock, döneminde zoru başarmıştır. Çünkü o yıllarda Hollywood'u etkisi altına alan bir engel vardı: Hays yasası.

Hiçbir şekilde cinsellik, sigara, alkol, şiddet, korku unsurları, kan, şiddet sahneleri, cinayetler gibi olumsuz şeyler gösterilemezdi sinemalarda. Sinemadaki "sansür"e rağmen Hitchcock böyle bir hiçliğin ortasında alternatif bir tür oluşturmuştu: gerilim. Psycho filmindeki o meşhur duş sahnesini bilir. Çekimi, kadının duşa girme sahnesi, katilin gelip onu öldürmesi gibi ufak detayların kurgusu, sadece o sahnenin kurgusu, 3.5 ay sürmüş. 

 *İzlemeyenler için spoiler niteliğinde olabilir* 

O sahnede açık ve net bir şekilde önümüze sunulan kanlı, vahşetli bir cinayet sahnesi yoktur. Örneğin kadının çıplak vücudunu asla tamamen görmeyiz. Çünkü yasaktır. Katil, bıçağıyla duşa girer ama kadının vücuduna tek bir kere bile değmez. Çünkü "insan bedenine zarar verilemez" diye bir kanun vardır. Vücut bütünlüğünü bozacak her şeyden kaçınılmıştır bu sahnede. En son küvette akıp giden kanlardan anlarız, bir cinayet gerçekleşmiştir. 

Hitchcock, çoğu yönetmenin aklına gelmeyecek şekilde seyirciye bunu yansıtmış ve başarılı olmuştur. 58 yıl bile geçmiş olsa, hala adından bahsettirebilmiştir. Sahne profesyoneller tarafından kare kare incelendiğinde bıçağın kadının vücuduna tek bir kere bile değmediği görülmüştür. Bahsi geçen Psycho sahnesi, hele Rear Window gibi bir şaheser yapmıştır ki, bence çekim tekniği en başarılı filmdir. 

 Hitchcock, seyircinin iplerini film boyunca elinde tutar. Bir yerinde ipi gerer, sonra hafifçe bırakır, daha sonra tekrar gerer. O dengeyi kurmada inanılmaz başarılıdır. Kan, kopup giden kafalar, vücut parçaları olmadan da "korku-gerilim" filmleri çekilebileceğini göstermiştir; ki çoğu günümüz gerilim- korku filmi, hitchcock'unkiler kadar keyif vermemektedir.